Varlıkları daha iyi anlatabilmek için bazen daha tanıtıcı sözcükler kullanırız. Bu sözcükler isimlerin önüne gelerek onları renk, şekil, durum, sayı vb. yönlerden niteleyen ve belirten sözcüklerdir.
Sıfatlar, niteleme sıfatları ve belirtme sıfatları olarak ikiye ayrılır:
Varlıkların durumlarını, biçimlerini, özelliklerini, renklerini kısaca nasıl olduklarını bildiren sözcüklerdir.
İsimlere sorulan “Nasıl?” sorusunun cevabıdır.
» Gökyüzünü aniden kara bulutlar kaplamıştı.
Bu cümlede “kara” sözcüğü, önüne geldiği ismin nasıl olduğunu gösterdiği için niteleme sıfatıdır.
» Yolun kenarı, kurumuş yapraklarla doluydu.
NOT: Özel isimlerle birlikte kullanılan akrabalık, meslek, saygı unvanları da niteleme sıfatıdır.
Varlıkları işaret, sayı, yer, belgisizlik ve soru gibi yönlerden belirten sözcüklerdir. Belirtme sıfatları dörde ayrılır.
Varlıkları işaret yoluyla belirten sıfatlardır. İşaret sıfatları, isimlere sorulan “Hangi?” sorusuna cevap verir.
» Arkadaşlarım öteki otobüse binmiş.
UYARI: İşaret sıfatları mutlaka isim soylu bir sözcüğü etkilemelidir ve ek almamalıdır, yoksa bu sözcükler sıfat olmaktan çıkar.
» O benim değil.
İşaret zamiri
Bu cümlelerin birincisinde “o” sözcüğü “araba” adını belirttiği için işaret sıfatı; ikinci cümledeki “o” sözcüğü ise bir varlığı karşıladığı için zamirdir.
Varlıkları sayı yoluyla belirten sıfatlardır. Sayı sıfatları dörde ayrılır:
Bir ismi tam sayı olarak belirtir. İsme sorulan “kaç?” sorusuyla bulunur.
» Bin atlı akınlarda çocuklar gibi şendik.
Varlıkların derecelerini, sıralarını belirten sıfatlardır. Sıra sayı sıfatları isimlere gelen “-ıncı, -inci” ekleri ile yapılır. İsme sorulan “kaçıncı?” sorusunun cevabıdır.
Paylaştırma anlamı taşıyan, varlıkların eşit bölümlerini belirten sıfatlardır. Sayılara “-er, -ar” eki getirilerek oluşturulur. İsme sorulan “kaçar?” sorusunun cevabıdır.
Bir ismi kesirli sayılarla belirten sayı sıfatıdır, isme sorulan “kaçta kaç?” sorusunun cevabıdır.
NOT: “yarım, çeyrek” sözcükleri bir ismi belirttiğinde kesir sayı sıfatı olur.
Varlıkları sayı ve miktar bakımından tam olarak belirtmeyen sözcüklerdir. “bir, birkaç, birçok, çoğu, kimi, bazı, bütün, tüm, başka, birtakım, her, hiçbir, herhangi” gibi kesinlik bildirmeyen, belirsizlik anlamı taşıyan sözcükler kullanılır.
UYARI: “Bir” sözcüğü “herhangi bir” anlamında kullanılırsa belgisiz sıfat, “tek” anlamında kullanılıp ismin sayısını ifade ediyorsa asıl sayı sıfatıdır.
» Bir gün sonra tatil bitiyor.
Asıl sayı sıfatı
İsimleri soru yoluyla belirten, yani isimleri anlamca tamamlayan soru sözcükleridir. Soru sıfatlarının cevabı yine sıfattır. “nasıl, kaç, kaçıncı, kaçar, hangi, ne kadar, ne?” gibi sorular soru sıfatı olarak karşımıza çıkar.
» Hangi yoldan gitmemizi tavsiye ediyorsun?
Bu cümlede, “hangi” soru sözcüğünün “yol” adını belirttiğini görüyoruz. Bu soru sözcüğüne verilebilecek “şu yol” cevabının sıfat olması, bize, bu soru sözcüğünün de sıfat olduğunu gösterir.
Bu cümlelerde “hangi” sözcüğü “soru” adını belirttiği için soru sıfatı; “hangisi” sözcüğü, bir adın yerini soru yoluyla tuttuğu için soru zamiridir.
» Kaç öğrenci gelmedi.
» Öğrencilerin kaçı gelmedi.
Cümlelerde “kaç” sözcüğü “öğrenci” adını belirttiği için soru sıfatı; “kaçı” sözcüğü, bir sayı adının yerini soru yoluyla tuttuğu için soru zamiridir.
NOT: Bir ad, hem niteleme hem belirtme sıfatı alabilir.
Birinci cümlede “yeni” niteleme sıfatıyla “bir” belgisiz sıfatı, “araba” adının sıfatı olarak; İkincide “bu” işaret sıfatıyla “küçük” niteleme sıfatı, “köy” adının sıfatı olarak kullanılmıştır.
NOT: Sıfatlar, adılları da niteleyebilir.
NOT: İlgi eki (-ki), yer ve zaman bildiren sözcüklerden sonra gelip eklendiği sözcüğü sıfat yapar.
Niteleme sıfatlarından sonra gelen isim kaldırıldığında sıfat, isim yerine kullanılmış olur, dolayısıyla sıfat adlaşır.
» Renklileri şu sepete, beyazları bu sepete ayır.
Bu cümlede “renkliler” ve “beyazlar” sözcükleri, “çamaşır” adını nitelerken, çekim eki alarak hem “çamaşır” adının yerine geçmiş hem de nitelik bildirerek adlaşmış sıfat olmuştur.
NOT: Adlaşmış sıfattan sonra bir ad geldiğinde anlam karışıklığı ortaya çıkıyorsa bu adlaşmış sıfattan sonra virgül (,) getirilir.
Sıfatlarda küçültme anlamı ”-ce, -cik, -(i)msi, -(i)mtırak” ekleriyle yapılır. Bu ekler sıfata “…e yakın” anlamı katar.
» Küçücük evleri vardı.
cümlesinde “-cik” eki almış “küçücük” sözcüğü de niteleme sıfatıdır. Buradaki “küçücük” sözcüğün “küçük” sözcüğünden farkı, eklendiği ismin anlamında küçültme yapmış olmasıdır.
» İri bir karpuz → İrice bir karpuz (İriye yakın)
» Ekşi erik → Ekşimsi erik (Ekşiye yakın)
» Küçük çocuk → Küçücük çocuk (Küçüğe yakın)
Niteleme sıfatlarının anlamca kuvvetlendirilmesiyle pekiştirilmiş sıfatlar oluşturulur.
Sıfatlarda pekiştirme, yani anlamın kuvvetlendirilmesi iki şekilde yapılır:
» Pekiştirilecek sıfatın ilk hecesi (ilk ünlüye kadar olan kısmı) alınır, “p, r, s, m” (PıRaSaM şeklinde kodlayabiliriz.) harflerinden uygun olanı getirilir ve sözcüğün tamamı yazılır.
» Çocuklar tertemiz elbiseler giymişlerdi.
» Dümdüz yolda ilerliyorduk.
» Şöyle yemyeşil çimenlerin üzerine uzansam!
» Sıfat olan sözcüğün tekrar edilmesi diğer pekiştirme yöntemimizdir.
» Kara kara bulutlar gökyüzünü kapladı.
Sıfatlarda derecelendirme “pek, çok, daha, en…” gibi sözcüklerle yapılır.
» En güzel kitap buydu.
cümlesinde “en” sözcüğü en üstünlük,
» Çok güzel çiçekleri vardı.
cümlesinde “çok” sözcüğü aşırılık anlamı katmıştır.